8 Olimpiyat Spor Dalı ve İngilizceleri
33 spor dalında 339 etkinlik, 205 ülkeden 11 bin atlet… 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları tüm hızıyla sürüyor ve milyonların heyecanlı gözlerini üzerine topluyor. Koronavirüs nedeniyle bir yıl ertelenen organizasyon, sıkı tedbirlerle ilerliyor. Olimpiyatlar dünyanın farklı köşelerinden pek çok insanı ortak duygular etrafında kenetliyor ve nereye giderseniz gidin güncel bir sohbet konusu olmaya devam ediyor.
Resmi kayıtlara göre Türkiye’nin ilk katıldığı Yaz Olimpiyatları, 1908 Londra Olimpiyatları’dır. II. Meşrutiyet’in ilanıyla dernek kurmak serbestleşince Osmanlı Olimpiyat Cemiyeti kuruldu. Cumhuriyetin ilanından hemen sonra, Kasım 1923’te komite bugünkü ismini alarak Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi haline geldi. İlk madalya ise 1936 yılında kazanıldı. Bu tarih aynı zamanda Türkiyeli kadın sporcuların ilk kez katıldığı yıl olma önemini taşıyor.
Peki, özellikle Türkiye için önem taşıyan bazı Olimpik spor dalları İngilizcede nasıl söylenir? Haydi birlikte 8 spor dalı hakkında biraz bilgi edinelim ve bu sporların İngilizce karşılıklarını öğrenelim.
1. Atletizm / Athletics
Bilinen en eski organize spor müsabakası branşlarından biri olan atletizm, MÖ 776’da düzenlenen Antik Yunan Olimpiyat Oyunları’nın temelini oluşturuyordu. Kelime de bu dönemden, yarışma anlamına gelen “athlos” kökünden türemiş ve günümüz dillerine kadar gelmiştir. Özellikle yürüme, koşma, atlama ve fırlatmadan oluşan branş için athletics kelimesi kullanılıyor.
Aynı kökten türemiş atlet (athlete), triatlon (triathlon), atletik (athletic) gibi kelimeler de ufak yazım ve telaffuz farkları dışında hemen hemen her dilde aynı!
2. Boks / Boxing
Kelebek gibi uçan, arı gibi sokanların sporu boksun da kökenleri Antik Yunan kültürüne dayanıyor. Elbette Olimpik boks karşılaşmaları popüler kültürde bildiğimizden çok daha fazla disipli, teknik ve kondisyon gerektiriyor.
2020 Olimpiyat Oyunları’na kadar Türkiye’nin bu branşta 5 madalyası bulunuyordu. Tokyo’da Türkiye’yi temsil eden Busenaz ve Buse Naz (tesadüfün böylesi!) kendi kategorilerinde olağanüstü performans göstererek 2 madalyayı daha garantilediler. Boks şampiyonlarımızı tebrik ediyoruz! (Ya da İngilizce tabirle: Congratulations to our boxing champions!)
3. Güreş / Wrestling
Belki de Türkiye ve Olimpiyatlar yan yana geldiğinde ilk akla gelenlerden biri. Bugüne kadar kazanılan 99 madalyanın 65’i bu branşa ait! Bu bir tesadüf değil, çünkü diğer profesyonel sporlara göre kökenleri çok daha eskiye, Osmanlıya dayanıyor. Kendi terimlerine ve “ritüellere” sahip geleneksel yağlı güreşten oil wrestling diye bahsedebilirsiniz.
Wrestling kelimesini ayrıca mecazi anlamda, zorluklarla uğraştığınızı anlatırken de kullanabilirsiniz! Örneğin biriken ev işleriyle boğuştuğunuzu “I’m wrestling with chores.” şeklinde ifade edebilirsiniz. (Bazen gerçekten güreşi andırıyor, tek başına lastikli çarşaf takanlar iyi bilir.)
4.Halter / Weightlifting
Günümüzde “ağırlık kaldırma” olarak birebir karşılığı da kullanılan (weight: ağırlık, to lift: kaldırma) halter, Türkiye’ye 11 Olimpik madalya kazandırdı. Bunlardan üçü “Cep Herkülü” olarak bilinen Naim Süleymanoğlu’na, üçü de “Dinamo” lakaplı Halil Mutlu’ya aittir. Ayrıca Türkiye’nin ilk kadın Olimpiyat şampiyonu da 2004 yılında bu branştan çıktı: Altın madalyalı şampiyon Nurcan Taylan!
5. Jimnastik / Gymnastics
Sessiz harfler sizi korkutmasın! Telaffuz olarak Türkçe karşılığıyla oldukça yakın, ancak İngilizcede gymnastics olarak yazılıyor. Böylece hakkını vererek kelimeyi öğrenirken adeta beynimize ve elimize de “jimnastik” yaptırıyor. Ayrıca ilk üç harfin oluşturduğu gym kelimesi spor salonu anlamına da geliyor. Bir taşla iki pratik bilgi!
Türkiye bu branşta ilk madalyasını bu yıl genç sporcu Ferhat Arıcan sayesinde kazandı. Arıcan Türkiye’yi 1908 yılında katıldığı ilk Olimpiyatlar’da temsil eden Aleko Mulos’tan sonra ilk Olimpik erkek jimnastikçi oldu. Dileriz birçok genç erkek jimnastikçiye ilham kaynağı olur!
6.Judo
İşte küreselleşmenin bir faydası: Türkçe ve İngilizcede aynı olan bir kelime. 🙂 “Kibarlık öğretisi” anlamına gelen Japonca ju ve do kelimelerinin birleşiminden ortaya çıkmış.
Bu savunma sporu diğerleriyle kıyaslanınca adının hakkını veriyor. El ve ayak vuruşları ve darbeler ikinci planda kalıyor, hatta Olimpik karşılaşmalarda tamamen yasak. Amaç daha ziyade rakibi kavrayarak doğru tekniklerle etkisiz hale getirmek ve mindere sermek.
Türkiye’nin bu branşta 2 madalyası bulunuyor. Bunların biri 1992 Olimpiyatları’nda yarışan Hülya Şenyurt’a ait. Şenyurt aynı zamanda Türkiye’ye madalya kazandıran ilk kadın Olimpik sporcu!
7. Okçuluk / Archery
Tarih öncesine kadar uzanan, bir zamanlar hayatta kalma güvencesi sağlayan, basit görünümlü bir mekanizma: ok ve yay. (Arkeolojik çalışmalarda bulunan en eski oklar için 72.000-60.000 yıl önceden bahsediyoruz!)
Ancak çok daha belirli ve ince hedefleri nişan alan, belli kurallar çerçevesinde yarışan Olimpik sporcuların işi hiç de basit değil! Büyük bir azimle Olimpiyatlar’a hazırlanan Mete Gazoz çok küçük yaşlardan beri ok atıyor. Altın zaferiyle okçuluk branşında Türkiye’ye ilk madalyayı kazandıran genç sporcuyu tebrik ederiz!
8. Tekvando / Taekwondo
Kabul, yazımı biraz yorucu bir kelime. Bir nefes alıp birkaç kez daha göz gezdirmek gerekebilir. Tabii bu bizim gibi sıradan faniler için geçerli, eminiz Türkiye’ye toplam 9 madalya kazandıran Olimpik sporcular için artık çocuk oyuncağıdır.
Korece tae, kwon ve do kelimelerinden oluşan sporun adı “Yumruk ve tekme sanatı” anlamına geliyor. Madalyaların çoğunluğu kadın tekvandoculara ait: Nur Tatar, Azize Tanrıkulu, Hamide Bıkçın ve Tokyo 2020 katılımcısı Hatice Kübra İlgün!
Bu liste Olimpiyatlar hakkında konuşabilmek için fena bir başlangıç değil. Ama daha hararetli sohbetler için başka terimler ve cümle yapıları da bilmek gerekebilir.
Tüm dünyanın gündemine oturan tartışmalara dahil olmak, daha fazla kaynağı takip edebilmek mi istiyorsun? Nereden başlayacağın ve nasıl devam ettireceğin konusunda kafan mı karışık? Yalnız değilsin. Ana dili İngilizce olan eğitmenlerle konuşma pratiği yapmak, bir uygulama uzağında. Cambly’de programına uygun bir aboneliği satın aldıktan sonra “Olimpiyatlar” ders programına ücretsiz kayıt olabilir, bu konuda ana dili İngilizce olan eğitmenlerle muhabbet edebilirsin.
Akıcı bir İngilizceye sahip olmak için yapay zeka destekli Cambly AI ile ücretsiz ve sınırsız İngilizce pratik yapmayı unutma!