Çocuğumuza Nasıl İngilizce Öğretiriz? -Psikolog Esra Demirsöz
Merhabalar, ben Psikolog Esra Demirsöz. Kendi çocuklarını doğumlarından itibaren İngilizce-Türkçe çift dilli / bilingual yetiştiren bir anne olarak sizlere erken yaşta yabancı dil öğrenmenin fiziksel ve sosyal faydalarından biraz bahsetmek istiyorum.
Bir ebeveyn olarak çocuğunuzun bir dil daha öğrenmesini istememizin iki sebebi vardır; ilki faydacı sebepler diğeri de duygusal sebepler.1
- Faydacı açıdan bakarsak; çocuğumuzun daha iyi işlere girmesini, maddi kazancının daha yüksek olmasını ve dolayısıyla daha rahat ve kaliteli şartlarda yaşamasını arzu ediyoruz.
- Duygusal açıdan bakarsak ise; çocuğumuzun daha geniş ölçüde bir gruba dahil olmasını, o grup tarafından kabul görmesini istiyoruz.
- Peki nasıl dil öğreteceğiz çocuğumuza? Ve hangi yaşta başlamalıyız?
Öncelikle şunu söylemem gerekir: Hiçbir yaş erken olmadığı gibi, yabancı dil öğreniminde geç kalınan bir yaş da yoktur. Bir çocuk 6 aylık bebekken de dil öğrenebilir, 4 yaşında ya da 13 yaşında bir çocukken de. (Hatta tabii ki yetişkinliğinde de)
Ebeveynler olarak bizim yapmamız gereken, onlara bu serüvenlerinde doğru yolu göstermek, onların anladığı şekilde konuya yaklaşmak, en etkili ve kolay metodu onlar için bularak onlara gerekli altyapıyı sağlamaktır. Gerisini zaten çocuklarımız halledecektir.
- Okul öncesi çocuklarda teknoloji kullanımı zararlı mı?
Günümüz çocukları malumunuz önceki jenerasyonlardan daha fazla ekran görerek büyüyorlar. Günümüzde Türkiye’deki toplam hanelerin %94,1’inin internete erişimi var.2 Bu erişim kolaylığını hayatımızın her alanında avantaja ya da dezavantaja çevirmek bizim elimizde.
Teknoloji, doğru kullanıldığında dostumuzdur. Özellikle okul öncesi çağda teknoloji kullanımını ahlaki bir panik olarak addetmek yerine, bu jenerasyonun içine doğdukları çok modlu yaşam dünyasının bir parçası olarak kabul etmeliyiz.3
- Öğrenmenin pek çok yolu vardır, teknoloji de bunlardan biri.
Bir çocuğun öğrenmesine katkı sağlayacak pek çok faktörden yalnızca biridir teknoloji ve günümüzdeki teknik gelişmelerle oldukça da verimli bir hale dönüşmüştür. Ebeveyn olarak bizlere düşen, çocuğumuzun eğitim ve öğretim hayatında teknolojiyi kullanırken ona doğru bir yol çizmek, zarar görebileceği ve etkileneceği içerikleri engellemek ve mümkün olan ölçüde interaktif bir biçimde bu tip çevrimiçi eğitimleri tamamlamasını sağlamaktır.3
- Etkileşim her şeydir! İnteraktif ise fayda sağlama olasılığı daha yüksek!
Pasif izleyici olmaktan çıkar ve ekranda gördüğü derse katılım sağlarsa, öğrenci bu dersten maksimum faydayı görmüş olur.
Düşünün bir çizgi filmi bile aslında öğretici hale getirebilirsiniz! Tek yapmanız gereken; seyrederken çocuğunuzun yanında olmak ve onunla çizgi filmde olan şeyler hakkında konuşmak, olanları yorumlamak. Yaşları 2 ile 6 arasında değişen 127 çocukla yapılan bir araştırmada gözlendi ki, çizgi filmin mesajı, ebeveynleriyle üzerine konuşarak seyreden çocuklar tarafından daha net alındı. Sosyal ilişkileri barındıran çizgi filmi aileleriyle, üzerine yorumlar yaparak seyreden çocuklarda, tek başına seyreden çocuklara kıyasla daha fazla empati becerisi gözlemlendi.4
- Asıl çekincemiz ne olmalı?
Dolayısıyla, bir çekincemiz olacaksa; çocuğumuzu teknolojik araçlarla tek başına pasif bir izleyici olarak bırakmaktan olmalı, teknolojinin kendisinden değil.
- Cambly Kids’i neden tavsiye ediyorum?
İşte bu noktada interaktif şekilde çocuğa yeni beceriler öğreten çevrimiçi eğitim platformlarının önemiyle karşılaşıyoruz. Bir psikolog olarak teknoloji ve ekran kullanımıyla ilgili tüm deneyim, okumalarım, tavsiye ve çekincelerimi değerlendirdiğimde, Cambly Kids’ten övgüyle bahsedebilirim. Çünkü Cambly Kids kullanırken;
- Çocuğunuz pasif seyirci değil.
- İnteraktif bir sohbet söz konusu.
- Çocuğunuz hem konuşurken hem de eğitmenin direktiflerini uygularken aktif.
- Eğitmenin söylediği ‘topu daire içine al’ gibi komutların tablet ya da bilgisayarda yapabilmesi ayrıca çocuklar için keyif verici.
Bunların dışında bir ders rezerve etmek, o dersin saatini takip etmek, zamanında derse katılmak, uzaktan video görüşme deneyimi yaşamak gibi beceriler de yine düzenli Cambly Kids kullanıcısı çocuklarda görülmesini beklediğim kazanımlar.
Pratik manada ele aldığımız zamanda da şunu çok net söylemek mümkün; başka nerede anadili İngilizce olan ve size dil öğretmeye meraklı, yanlışlarınızı düzelten ve sizi konuşmaya cesaretlendiren insanlarla karşılaşabiliriz ki? Cambly Kids sayesinde bunu, çocuğumuz evde gözümüzün önündeyken gerçekleştirebiliyoruz. Eminim pek çok ebeveyn için büyük bir artıdır bu.
İyi günler diliyorum.
Psikolog Esra Demirsöz
1 Pearson, 2008. Raising a Bilingual Child
3 Arnott & Yelland, 2020
4 Rasmussen, Shafer, Colwell, White, Punyanunt-Carter, Densley & Wright, 2016