Muhteşem Konularıyla İngilizcenizi Geliştirecek 8 TED Konuşması
2017 yılından beri oldukça popüler olan TED konuşmaları ile İngilizcenizi nasıl geliştirebileceğinizi görmek ister misiniz?
Aslında 1984’ten beri gerçekleştirilen TEDTalks, Silikon Vadisi üzerinden gerçekleştirilen konferanslardı. Açılımı: T (Technology), E (Entertaintment), D (Design) yani teknoloji, eğlence, tasarım. Ancak artık açılımından daha fazla konuyla ilgili yapılan kısa sunumlardır.
TED Konuşmasının Amacı Nedir?
Konu çeşitliliği ile ilginizi çekebilecek bu sunumların bir de teknik boyutu bulunuyor. Konuşmaların süresi izleyenlere en kısa sürede en çok bilgiyi öğretme amacı güdüyor. Enformasyon çağında olduğumuz için günümüzde en çok değer gören şeylerden biri bilgi. TED konuşmaları da 18 dakikayı en etkileyici ve en verimli şekilde kullandığı için izleyicide ‘’bilgilendim, aydınlandım’’ etkisi bırakıyor.
Dikkatiniz dağılmadan, yeni bilgiler öğrenerek, sıkıcı gramer bilgileri ezberlemek zorunda kalmadan İngilizcenizi geliştirebileceğiniz bir yöntem arıyorsanız bu kısa konuşmalardan faydalanabilirsiniz. Hem İngilizceyi en iyi kullananlardan dinleyecek hem de yeni bir dil öğrenmenin taktiklerini öğreneceksiniz.
Hazırsanız muhteşem konularıyla İngilizcenizi geliştirecek 8 TED Konuşması listesine birlikte göz atalım!
1- Neden 30’lu yaşlar yeni 20 değil – Meg Jay
Eğer İngilizcenizi geliştirmeye uğraşan bir öğrenciyseniz hem motivasyon kazanmak hem de bulunduğunuz yaş grubunu daha iyi tanımak için ideal bir konuşma olduğunu söyleyebiliriz.
Spoiler vermemek adına öyküsü anlatılan kişinin, hangi yöntemleri kullanarak hayatına yön verdiğinden bahsetmiyoruz. Her zaman olduğu gibi kendinizi geliştirerek kişisel gelişiminize katkı sağlamanız hayatınıza yön verecektir. Bu konuşmanın Türkçe, İngilizce alt yazılısına ve orijinaline erişmek mümkün. İlk seferde Türkçe alt yazı, daha sonra İngilizce alt yazı ile orijinalini izleyebilirsiniz.
2- Korkuyu Ez, Her Şeyi Öğren – Tim Ferriss
Tim Ferriss sunumuna yüzme ile ilgili hikayesiyle başlıyor. Doğuştan akciğerlerinden biri iflas etmiş olan Ferriss, yaşamının ilerleyen zamanlarında yüzmeyi çok sevmiş ve seyircilerine de yüzme konusunda bazı bilgilendirmelerde bulunuyor.
Bir sonraki konusu dil korkusu üzerine oluyor. Sizin için bilgilendirici olan kısım burası. Dil öğrenmede zorluk yaşarken kendi yöntemini geliştirerek ‘’metot değil materyal’’ demiş ve Japonca öğrenmiş. Sonra bu metodu öğrenmek istediği diğer dillerde de uygulamış ve başarılı olmuş. Ayrıntıları videoyu izleyerek öğrenebilirsiniz ve Tom Ferriss’in korkuların üzerine gitmenin ne kadar faydalı olabileceğine dair düşüncelerini de dikkate almanızı tavsiye ederiz. Türkçe alt yazılı olarak izleyebilirsiniz.
3- Usta bir erteleyicinin kafasının içindekiler – Tim Urban

Yapmanız gereken işleri örneğin dil öğrenmeyi erteliyorsanız bu videoyu kesinlikle izlemelisiniz. Tim Urban bir blog yazarı ve metaforlar kullanarak erteleyen insan beyninin çalışma mekanizmasını oldukça basit bir şekilde açıklıyor. Çarpıcı ve eğlenceli bir tarzı var.
Ayrıca telaffuz ve cümle kurma konusunda oldukça iyi bir sunum olduğunu söyleyebiliriz. Orijinal diliyle İngilizce alt yazılı ve eğer ikinci defa izleyecekseniz alt yazısız izlemelisiniz. Ben bunu üçüncü defa izlerim derseniz de elbette devam edebilirsiniz. Ne kadar çok tekrar o kadar çok akılda kalıcılık. Ayrıca sizi motive edecek bir konuşma olduğu için bu videodan sonra İngilizcenizi geliştirmeye dört koldan sarılabilirsiniz.
4- Ana dil gibi nasıl konuşulur? – Marc Green
Annesi Almanca, babası İngilizce konuşan birinin dil üzerine yaptığı konuşmadır.
Konuşmacının seyircilere kaç dil biliyorsunuz sorusunun karşılığında %90’ı iki dil, kabaca %70’i de üç dil yanıtlarını verdi. Türkiye ile karşılaştırıldığında oldukça hüzünlü bir an olabilir ancak devamında anlatılanlara odaklanırsanız iki ya da üç dil bilmenin ve konuşmanın o kadar zor olmadığını da anlayabilirsiniz. Her şey çok çalışmaktan geçiyor!
5- Herhangi bir dili konuşmak için 5 teknik – Sid Efromovich
2013 yılından bir TEDTalk… Sunumu yapan kişi yedi dili konuşabildiğini ve bunu nasıl yaptığını anlatıyor. Özellikle fonetik üzerine konuştuğu kısımlar oldukça mantıklı. Yabancı dil öğrenirken karşılığı olmayan sesler düşünüldüğünde alfabeyi öğrenmenin gereksiz olduğunu anlatıyor. Yapılması gerekenler ise sabırlı olmak, pratik yapmak.
Öğrenmeyi eğlenceli hale getirmenin her zaman yararı olduğunu, hata yapmanın mutlaka gerektiğini de anlatıyor ve yedi dilde konuşarak etkili bir kapanış yapıyor. İngilizce alt yazı, Türkçe alt yazı ya da alt yazı olmadan izleyebilirsiniz.
6- Neden dilleri öğrenmekte zorluk çekeriz? – Gabriel Wyner
Gabriel sunumunda dil öğrenme sürecinde çocuklar ve yetişkinler arasındaki farkı anlatıyor. Bu kıyaslamanın adil olmadığından bahsediyor. Çocuklar dil öğrenirken günde 15.000 kelimeye maruz kalırken, sizin yabancı dili öğrenmek için yılda 200 bilemediniz 500 saatiniz oluyor. Mühim olanın öğrenmek istediğiniz yabancı dile çok fazla maruz kalmak olduğunu söylüyor.
Çocukların dil öğrenirken zamandan yana sıkıntıları yoktur ayrıca korkusuzlardır. Hata yapmaktan korkmazlar. Her ne kadar çocuklar daha avantajlı durumda görünseler de yetişkinler de öğrenebilme yeteneğine sahiptir. Hem de en kalıcı olanına: Deneyimleyebilme, hatıraların büyüsünde deneyimlediklerinizi unutmamaya yönelik. Koşulların farklı olması kendinizi eksik hissetmenize sebep olabilir ama bu sunumu izledikten sonra, ‘’çocuklar dili kolay öğrenir yetişkinler ise zor öğrenir’’ mitini rafa kaldıracaksınız. Ufkunuzu açacak bu konuşmayı İngilizce alt yazılı veya orijinal dilinde izleyebilirsiniz.
7-Herhangi bir dil nasıl kolayca öğrenilir? – Matthew Youlden
20 dil bilen ve yaklaşık 10’unu akıcı bir şekilde konuşan Matthew, dil öğrenmenin basit olduğunu savunduğu bu konuşması da ilginizi çekebilir. 6. sıradaki Gabriel ile yakın görüşlerde olan Matthew, yetişkinlerin çocuklardan daha etkin öğrenebilmesi için deneyimlerine güvenmesi gerektiğini ve ‘’dil öğrenmek zordur’’ engelini bir kenara bırakmanızı tavsiye ediyor. Aslında biz çocuklardan farklı olarak nasıl öğrenmemiz gerektiğini biliyoruz, diyor.
Ayrıca dil öğrenmenin gereksiz olduğunu düşünen İngilizce bilenlere de eleştiri yöneltiyor. Çünkü yeni bir dil öğrenmek, sizi birçok açıdan geliştirirken, zihninizi zinde tutmanızı sağlıyor. Elbette daha iyi iş olanakları ve maaşı da… Konuşma içerisinde Türkiye ve Türkçe ile ilgili anılarından da bahsediyor. Diğer TEDTalks sunumları gibi bu sunumu da orijinal dilinde keyifle izleyebilirsiniz. İyi seyirler!
8- The secrets of learning a new language – Lýdia Machová
Sunumu yapan kişi 8. dilini öğrendiğini söyleyerek giriş yapıyor. Kolay öğrenebilmesinin sebebini önceleri ‘’dil öğrenmeyi sevmek’’ olarak tanımladığını ama artık farklı bir şekilde tanımladığını söylüyor. Kendisinin de dahil olduğu Polyglots (çok dil konuşanlar) yöntemlerini öğreniyor ve seyircilere aktarıyor. Bu yöntemlerden bir tanesinin de ilk günden itibaren konuşmak olduğunu söylüyor. Günde 200 hata yapmayı kafaya takmıyor oluşu ana dili bilen insanlardan ne kadar çok şey öğrenirsem o kadar iyi düşüncesine yardımcı oluyor.
Artık yatağınızdan çıkmadan ana dili farklı olan insanlarla konuşabileceğiniz online platformlar olduğundan bahsediyor. Bunlardan biri de CAMBLY.
Muhteşem konularıyla İngilizcenizi geliştirecek 8 TED Konuşması ile bir sürü sunum ve tecrübeye kulak verdiniz.
Konuşmalarda Cambly’den spesifik olarak bahsedilmiyor. Ancak fark ettiyseniz her videoda bahsedilen en doğru yöntem; ana dili İngilizce olan birileriyle pratik yapmak oluyor, tıpkı Cambly’de olduğu gibi. Bu konuşmaları yapan insanlar bazı tecrübeleri anlatmak için oradalar ve neredeyse hepsi pratik yapmanın, dinlemenin, konuşmanın, sabırlı olmanın ve en önemlisi vazgeçmemek gerektiğinin anlaşılması derdinde.
Bu kadar tecrübe ve tavsiyeden sonra sizi daha birçok avantajıyla Cambly’ye davet ediyoruz. Ana dili İngilizce olan eğitmenlerimizle gerçekleşen canlı derslerimize ek, yapay zeka öğrenme asistanımız Cambly AI ile ücretsiz ve sınırsız İngilizce pratik yapmayı unutmayın! 😊