Şirket İçi Eğitimlerde Online Eğitimi Yüz Yüze Eğitime Tercih Etme Nedenleri
Korona virüs salgını ile beraber online eğitim kavramını daha sık duyar olsak da aslında şirketlerin 1990’lı yılların sonundan beri uyguladığı bir yöntem. Günümüzde de şirketlerin %90’ı online eğitimi tercih ediyor -yüz yüze eğitim vermeye devam eden şirketlerin oranı ise sadece %4. IBM, Shell gibi küresel devler, şirket içi eğitimlerini online olarak sürdürürken birçok profesyonel kuruluş da daha yüksek verimlilik sağlamak ve tasarruf etmek için eğitimlerini sanal ortama taşıyor. Online eğitime bir şans vermeniz için üç etkili nedeni sizin için derledik.
Y Kuşağı Online Eğitimleri Tercih Ediyor
Şu anda Amerika Birleşik Devletleri’ndeki iş gücü dağılımı jenerasyonlara göre şu şekilde ayrılıyor:
Traditionalists (1925-1945): %2
Baby Boomers (1946-1964): %25
X Jenerasyonu (1965-1980): %33
Y Jenerasyonu (1981-2000): %35
Z Jenerasyonu (2001-2020): %5
Y jenerasyonu, diğer adıyla milenyaller, günümüzde şirketlerin çalışanları arasında en büyük orana sahip kuşak. Araştırmalara göre 2030 yılında da iş dünyasının en büyük kısmını yine Y jenerasyonu oluşturacak. Yönetim danışmanlığı firması Korn Ferry’nin ortaklarından Andrés Tomás Tapia, eski jenerasyonların yüz yüze yapılan geleneksel sınıf içi eğitimlere daha alışkın olduğunu, ancak genç kuşakların daha asenkron öğrenme metotlarını tercih ettiğini söylüyor. Benzer şekilde, insan kaynakları uzmanı Lori Freeman’a göre genç çalışanlar en iyi dijital ortamda öğreniyor.
Şirketler için eğitim çözümleri sunan şirket Axonify’ın yaptığı bir araştırma ise Y jenerasyonunun hızlı akan, interaktif ve akıllı telefon üzerinden ilerleyen eğitim sistemlerini yeğlediğini gösteriyor. Bütün bu veriler, Y kuşağı için en verimli öğrenme yönteminin dijital araçlar üzerinden gerçekleştirilen online eğitimler olduğuna işaret ediyor. Eğitim planlarınızı, şirketin çoğunluğuna göre oluşturmanız önem taşısa da bu durum daha yaşlı personelinizi tamamen göz ardı ettiğiniz anlamına gelmek zorunda değil. Axonify’ın CEO’su Carol Leaman, milenyaller kadar daha eski jenerasyonların da teknolojiye düşkün olduğunu belirtiyor.
Leaman’a göre şirketler, tüm kuşaklara hitap eden mobil öğrenme teknolojilerini benimseyerek ve hepimizin her gün kullandığı akıllı telefon uygulamalarına benzer yöntemler kullanarak bu durumu avantaja çevirebilir. Üstelik online eğitim, farklı öğrenme şekillerine adapte olabilen ve esneklik sağlayan bir metot olduğu için, geleneksel yöntemlerin aksine kişiselleştirilmiş eğitimler sunuyor. Bu da, farklı kuşakların eğitimlere daha kolay ayak uydurabilmesini mümkün kılıyor.
Online Eğitim Şirketler İçin Daha Uygun Maliyetli
Florida Teknoloji Enstitüsü profesörü Judith B. Strother’ın gerçekleştirdiği bir çalışma, online eğitim ve sınıf içi eğitimlerin şirketlere olan maliyetini karşılaştırıyor. Bu çalışmaya göre IBM, henüz 1999 yılında online eğitim metotlarına geçerek sınıf içi eğitimlerde sağlanan verimin beş katını elde ettiği gibi maliyetleri de üçte bir oranında azalttı ve 200 milyon dolar kar etti. Rockwell Collins adlı şirket ise web tabanlı eğitimleri sadece %25 oranında uygulayarak eğitim masraflarını %40 düşürdü. Fiziksel bir sınıf sağlamak ve çalışanların yolculuk giderlerini karşılamak gibi geleneksel eğitimlerin gerektirdiği masrafları düşündüğümüzde bu hiç şaşırtıcı değil -üstelik online eğitimler, çalışanların işten uzak geçirdiği süreyi de önemli ölçüde azaltıyor. Özellikle uzun vadede karşılaştırdığınızda online eğitimin ne kadar karlı olduğunu göreceksiniz; örneğin eğitim süresini %40 ila %60 oranında azaltabilir, basılı kaynak maliyetlerinden %80 tasarruf edebilirsiniz.
Strother’in çalışması, şirketlerin online eğitim metoduyla sağladığı finansal verimin sadece düşük maliyetlerle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda ROI (yatırımın geri dönüşü) çerçevesinde de şirketlere kar ettirdiğini gösteriyor. IBM’nin yürüttüğü bir araştırmaya göre şirketler, online eğitim için harcadıkları her bir dolar için otuz dolar değerinde üretkenlik elde ediyor. Bu da bizi neden online eğitimin geleneksel eğitimden daha verimli olduğuna getiriyor.
Online Eğitim Daha Büyük Verim Sağlıyor
Doğu Tennessee Eyalet Üniversitesi tarafından yayınlanan bir araştırmada online eğitimin geleneksel eğitimi %50 oranında azaltma potansiyeli olduğu belirtildi. Bunun en büyük sebeplerinden biri, öğrencilerin dersler üzerinde kontrol sahibi olmaları. Örneğin online eğitimde kaynak olarak kullanılan ses kaydı, video gibi ders materyallerine çok daha kolay erişebiliyor ve öğrenme hızlarını kendileri belirleyebiliyorlar. Öyle ki çalışanlar nerede ve ne zaman isterlerse öğrenmeye devam edebildikleri için geleneksel eğitime kıyasla beş kat daha fazla öğreniyorlar. Üstelik personelin motivasyonunu %18 oranında arttırarak iş yerinde daha verimli bir çalışma ortamı oluşmasını sağlıyor.
Bütün bunların yanı sıra yüz yüze eğitim doğası gereği somut sınırlar çiziyor. Fakat online eğitim çözümleri global bir ağ kurmanızı sağlayarak farklı departmanlar ve ülkeler ile etkileşime geçmenize olanak tanıyor. Çalışanlarınızın böyle bağlantılar kurabilmeleri ve hangi alanda olursa olsun iş dünyasındaki en iyi materyallere ulaşabilmeleri için İngilizce bilmeleri bir tercihten ziyade zorunluluk niteliğinde. Cambly, ana dili İngilizce olan ve birçok farklı profesyonel arka plandan gelen eğitmenlerle online olarak ders vererek şirket çalışanlarınızın dil yeteneklerini geliştirmelerini sağlıyor. Bu eğitimler, mobil cihazlar üzerinden de gerçekleştirilebildiği için zaman ve mekan engelini ortadan kaldırarak hem daha keyifli hem de daha verimli bir öğrenme deneyimi sunuyor. Sınırlarınızı genişletirken online eğitimin avantajlarından faydalanmak için Cambly Kurumsal Ekibi ile iletişime geçebilirsiniz.