There Is & There Are: İngilizce Türkçe Detaylı Konu Anlatımı + Örnek Cümleler
İngilizcenin yine en temel konularından bir tanesi olan “there is, there are” konusunu ele alıyoruz. Sizler, bu yazının sonunda there is, there are ile ilgili gramatik yapıları yani olumlu, olumsuz ve soru yapılarını çok iyi bir şekilde kavramış olacaksınız ve bu sayede ingilizce gramer altyapınıza çok iyi bir konuyu, en temel konulardan bir tanesini daha katmış olacaksınız.
There sözcüğü tekil isimlerle there is, çoğul isimlerle there are biçimini alır. Her iki şekilde de “vardır” anlamını verir.
Olumlu (Affirmative) |
||
There |
is | an eraser in the pencil case. (Kalem kutusunda bir silgi var.) |
are | two erasers in the pencil case. (Kalem kutusunda iki silgi var.) |
Soru (Questions) |
||
Is |
there |
an eraser in the pencil case. (Kalem kutusunda silgi var mı?) |
Are | two erasers in the pencil case. (Kalem kutusunda iki silgi var mı?) |
Olumsuz (Negative) |
||
There | isn’t | an eraser in the pencil case. (Kalem kutusunda silgi yok.) |
aren’t | two erasers in the pencil case. (Kalem kutusunda iki silgi yok.) |
Kısa Cevaplar (Contractions) |
|
Yes, | there is there are (evet var.) |
No, | there isn’t there aren’t (hayır yok.) |
A: How much milk is there in the fridge?
(Buzdolabında ne kadar süt var?)
B: There is some milk in the fridge.
(Buzdolabında biraz süt var.)
A: How many seats are there at the cinema?
(Sinemada kaç koltuk var?)
B: There are ninety seats at the cinema.
(Sinemada 90 koltuk var.)
“A, AN” bir anlamına gelir. “A, an”, tekil sayılabilir isimlerle kullanılır. İsim sessiz harf ile başlıyorsa “a” kullanılır. Bazen isim sesli bir harf ile başlasa da okunuşu sessiz olduğundan “a” kullanılır.
Örnekler;
There is a university in that city.
(Şehirde bir üniversite var.)
There is a boy in front of the door.
(Kapının önünde bir erkek var.)
There is a computer in my room.
(Odamda bir bilgisayar var.)
There is a pen on the table.
(Masanın üzerinde bir kalem var.)
İsim sesli bir harf ile başlıyorsa ya da sessiz harf ile başlayıp okunuşu sesliyse “an” kullanılır.
Örnekler;
There is an owl in the tree.
(Ağaçta bir baykuş var.)
Is there an apple in the fridge?
(Buzdolabında bir elma var mı?)
There isn’t an expensive car in our garage.
(Garajımızda pahalı bir araba yok.)
“SOME”, “birkaç, bazı” anlamına gelir. “Some” sayılabilen çoğul isimlerle ve sayılamayan isimlerle genelde olumlu cümlelerde kullanılır.
Örnekler;
There are some books on the shelf.
(Rafın üstünde birkaç kitap var.)
There is some honey in the jar.
(Kavanozda biraz bal var.)
There are some hens and geese in our neighbour’s garden.
(Komşumuzun bahçesinde birkaç tavuk ve kaz var.)
There is some tea in my glass.
(Bardağımda biraz çay var.)
“ANY” sayılabilen çoğul isimlerle ve sayılamayan isimlerle olumsuz cümlelerde ve sorularda kullanılır. Ancak sayılabilir isimlerin önünde kullanılınca isim çoğul olmalıdır.
Örnekler;
There aren’t any tickets for the show tonight.
(Bu geceki gösteri için hiç bilet yok.)
There isn’t any milk in the soup.
(Çorbada hiç süt yok.)
There aren’t any differences between you two.
(Siz ikiniz arasında hiç bir fark yok.)
There isn’t any good information in the news.
(Haberlerde hiç iyi haber yok.)
Are there any cars in front of the shop?
(Dükkanın önünde hiç araba var mı?)
Is there any orange juice in the jug?
(Sürahide hiç portakal suyu var mı?)
There isn’t any money in the bag.
(Çantada hiç para yok.)
NOT: “No” not ile hemen hemen aynı anlamı verir. Cümleyi olumsuz yapar.
Örnek;
There is no cheese in the refrigerator.
(Buzdolabında hiç peynir yok.)
Karışık örnekler;
There is some child in the park. (tekil)
(Parkta bir çocuk var.)
There are some children in the park. (çoğul)
(Parkta birkaç çocuk var.)
There is a pub next to the cinema. (tekil)
(Sinemanın bitişiğinde bir birahane var.)
Is there a post office near here? (tekil)
(Buralarda bir yerde postane var mı?)
There aren’t any people in the lounge. (çoğul)
(Salonda kimse yok.)
There is a man at the door. (tekil)
Kapıda bir adam var.
There are men at the door. (çoğul)
(Kapıda adamlar var.)
There is a museum behind the hospital. (tekil)
(Hastanenin arkasında müze var.)
There are two newspapers on the table. (çoğul)
(Masanın üzerinde iki gazete var.)
There isn’t an art galery in our town. (tekil)
(Kasabamızda sanat galerisi yok.)
There aren’t any bottles in the bin. (çoğul)
(Çöp kutusunda hiç şişe yok.)
Is there an oven in the kitchen? (tekil)
(Mutfakta fırın var mı?)
Are there any credit cards in your wallet? (çoğul)
(Cüzdanında hiç kredi kartı var mı?)
Is there a box on the chair? (tekil)
(Sandalyenin üzerinde bir kutu var mı?)
There is, there are ile alıştırma yapmak için, etrafınıza bakmanız yeterli, şu an en yakınınızdaki masanın üstünde ne var mesela? İlk cümle bizden gelsin… There is a telephone on the table. (Masanın üstünde bir telefon var.) Hadi şimdi sıra sizde? İngilizce öğrenmek ve daha fazla kendini geliştirmen için “Cambly” var.
Cambly ile; dinleyerek, anlayarak, konuşarak dil üzerinde olgunlaşmak istemez misin? Kursa yetişme derdi olmadan, evdeki rahatlık, konfor ve en önemlisi kimseye rezil olma derdi olmadan yabancı hocalar eşliğinde üstelik saatini kendin belirlediğin bir uygulama. Hemen şimdi “blog100”koduyla 10 dakikalık ücretsiz deneme dersi alarak ne kadar şanslı olduğunun farkına varma vakti.
thanks
çanks
güzel
hem olumsuz hem soruda nasıl yaparız hiç bilgi yok:(
Merhaba! Notunuzu aldık, bu konuda da yazıyor olacağız. 🙂
“What, Where, who, why, when, which ve How” soru kalıplarıyla ilgili isim cümlesi örnekleriniz eksik kalmış. Eklerseniz daha zengin ve yararlı olacaktır.