Çocukların Okula Dönüş Stresini Azaltmak İçin Yapılacaklar
Okula dönüş süreci, “normal” zamanlarda bile pek çok çocuk için stresli bir dönem anlamına geliyor. Ancak salgın zamanında dört duvar arasına sıkışan, uzaktan eğitim gören ve yaşıtlarından uzak kalan çocuklar, okula dönerken her zamankinden fazla endişeli hissetmeye meyilli. Okula dönüş stresini azaltmak içinse ebeveynlerin dikkat etmesi gereken birkaç nokta var.
Kaygılarınızdan Sıyrılmaya Çalışın
Çocuklar, ebeveynlerinin büründüğü ruh halinden çok kolay etkilenebiliyor. Özellikle süregelen bir salgın gibi belirsiz durumlarda nasıl hissetmeleri gerektiğini anlamak için ebeveynlerini gözlemliyorlar. Anne baba endişeli davranıyorsa çocuk da içinde bulunduğu durumun güvensiz olduğunu hissedip benzer semptomlar göstermeye başlıyor. Bu yüzden çocuğunuza yardım etmeden önce kendi endişelerinizle başa çıkabiliyor olmalısınız. Endişe seviyenize göre bir ruhsal sağlık uzmanına danışabilir; mindfulness veya nefes egzersizi gibi yöntemlerle endişelerinizi yatıştırmaya çalışabilirsiniz.
Gösterdiği Semptomlara Dikkat Edin
Stres, yetişkinlere has bir olgu değil. Öyle ki üç yaşındaki çocuklar bile endişe ve depresyon semptomları gösterebiliyor. Bu semptomlar birçok çocukta benzer şekillerde ortaya çıkıyor:
Baş ağrısı veya karın ağrısı gibi fiziksel semptomlar,
Yerinde duramama,
Olumsuz düşüncelerini dışa vurma,
Öfke,
Mutsuzluk,
Önceden keyif aldığı aktivitelere karşı isteksizlik,
Yalnız kalamama,
Dışarıda olma korkusu,
Elektronik cihazlara öncesinden daha fazla bağlılık gösterme,
Her zamankinden daha çok/daha az yemek yeme,
Altını ıslatma.
Endişe, belli bir seviyeye kadar normal kabul ediliyor; ancak bu semptomlar birkaç hafta boyunca devam ettiği takdirde uzmanlardan yardım almanızda fayda var.
Çocuğunuza Kontrol Sahibi Olduğunu Hissettirin
Çocuğunuzun bir şeyleri kontrol edebildiğini hissetmesi oldukça önemli. Çocuklar, kontrole sahip olduklarını hissettiklerinde hafıza ve irade gibi bilişsel işlevleri yöneten prefrontal korteks, beynin tehlikeyi hisseden bölümünü, yani amigdalayı kontrol ediyor. Ancak kontrol hissinin yokluğunda, beyni amigdala yönetmeye başlıyor, bu da onların sağlıklı düşünme yetilerini engelleyerek sürekli panik halinde hissetmelerine neden oluyor.
Çocuğunuza kontrol sahibi olduklarını hissettirebilmek için yapabilecekleri şeylere odaklanın. Örneğin ellerini yıkamak, maske takmak, aşı olmak gibi önlemler sayesinde salgından korunabileceğini sık sık tekrar edin. Bunu yaparken onunla birlikte şarkı söyleyerek veya dans ederek durumu eğlenceli hale getirebilirsiniz.
Stres Seviyesini Azaltan Aktivitelerde Bulunun
Araştırmalar gösteriyor ki dış ortamlarda, özellikle doğa ile iç içe alanlarda bulunmak stres seviyesinin azalmasına yardımcı oluyor. Çocuğunuzla parklarda oynayabilir, şehre yakın ormanlık alanlara gidebilir veya varsa evinizin bahçesinde vakit geçirebilirsiniz. Yapabileceğiniz bir diğer şeyse çocuğunuzun özgür bir şekilde oynayabileceği ortamlar oluşturmak-yani neyi nasıl yapması gerektiğini söylemeden spontane bir biçimde oyun oynamasına vermek.
Şarkı söylemek, dans etmek, resim yapmak gibi yaratıcı faaliyetlerin de çocukların endişe seviyelerini azaltmakta etkili olduğu bilinen bir gerçek. Çocuğunuzun ilgi duyduğu alanları keşfedip onu bu konuda cesaretlendirebilirsiniz.
Onunla Konuşun
Okula dönüş hakkında sevdiği şeylerden bahsedin. Örneğin “Arkadaşlarını göreceğin için heyecanlı mısın?” veya “Okulun futbol takımına katılacak mısın?” gibi sorular sorarak onu okula dönmeye motive edebilecek şeylerden konu açın. Onunla iletişim kurmak için çaba sarf ettiğinizi görmek çocuğunuza güvende hissettirecektir.
Ancak hissettiği endişeyi görmezden gelmeyin. Olumsuz duygularını paylaşmasına müsaade edin. Eğer çocuğunuzun sizden sık sık telkin beklediğini fark ederseniz “endişe zamanları” planlayın. Günde beş on dakika ayıracağınız bu “endişe zamanlarında” çocuğunuzun hislerini özgürce anlatmasına olanak tanıyın ve onu rahatlatmaya çalışın. Çocuğunuz belirlenen zamanlar dışında olumsuz düşüncelerinden bahsetmek isterse beklemesi gerektiğini söyleyin. “Endişe zamanlarını” iyi planlamanız gerekir -örneğin bunun için yatma vaktini beklemeyin, çocuğunuzun sevdiği bir aktiviteden hemen öncesini seçin.
Arkadaşlarıyla Sosyalleşmesini Sağlayın
Okullar açılmadan önce çocuğunuzun arkadaşlarını çağırıp bir oyun günü düzenleyin. Araştırmalar gösteriyor ki okula dönüş gibi geçiş dönemlerinde yaşıtlarının varlığı, çocukların akademik ve duygusal adaptasyonlarına yardımcı oluyor.
Kötü Haberlere Çok Fazla Maruz Kalmasını Engelleyin
Medyada salgınla veya diğer felaketlerle ilgili çıkan haberlere çok fazla maruz kalmak çocukları olumsuz etkiliyor. Haber kanallarının 7/24 açık olmamasına dikkat etmeniz gerek -ancak çocuğunuz odaya girdiğinde alelacele televizyonu kaparsınız sadece daha çok meraklanmasına neden olursunuz; bu da kendi imkanlarıyla araştırma yaparak kötü haberlere sağlıksız bir biçimde maruz kalacağı anlamına gelir. Dünyayla bağlarını koparmayın; bunun yerine bir denge tutturmaya çalışın. Örneğin size sorular sormasına izin vererek merak duygusunu giderin veya salgın gibi onun da hayatını etkileyen gelişmeler üzerine konuşun. Bunu yaparken güvende olduğunu ve her koşulda onu koruyacağınızı vurgulayın.
Rutin Oluşturun
Rutinler, kesinlik ve güven duygusu sağlayarak endişelerin giderilmesine yardımcı olur. Çocuğunuz henüz okula başlamamışsa ona okulun çevresini gezdirin. Kafeteryanın nerede olduğunu, hangi kapıdan gireceğini, oyun alanının ne tarafta bulunduğunu göstererek okuldaki rutininin nasıl olacağını kavramasına yardımcı olun.
Salgın yüzünden bozulan günlük rutinlerinizi yeniden oluşturun. Yatış ve kalkış saatlerini belirleyin, ailecek geçireceğiniz zamanları planlayın, hangi saatlerde televizyon izleyeceğine ve hangi saatlerde ders çalışacağına birlikte karar verin.
Çocuğunuzun günlük çalışma rutinine İngilizce dersler ekleyerek bu süreçte dil öğrenmesine katkıda bulunabilirsiniz. Cambly Kids, çocukluk çağındaki kullanıcıları için ana dili İngilizce olan öğretmenler tarafından verilen online İngilizce dersleri sağlıyor. Gör, Duy, Konuş, Bağ Kur, Analiz Et sistemi benimsenerek yürütülen bu dersler ile çocuğunuzun keyif alarak İngilizce öğrenmesine yardımcı olabilirsiniz.