İç Motivasyon ve Başarı için Edinmeniz Gereken 5 Alışkanlık
Birbirlerinden hiç ayrılmayan ve her yerde karşımıza çıkan başarı ve motivasyon kelimelerini sık sık duyarız. Kimi zaman iş hayatımızda ilerleme kaydetmek ve kariyerimizde hedeflediğimiz noktaya gelebilmek için uğraşırken, kimi zamansa öğrencilik döneminde derslerle, sınavlarla ya da ödevlerle boğuşurken bu kelimelerin gözümüzdeki değeri kat kat büyür. “Motive ol!”, “İnanmak, başarmanın yarısıdır.”, “Pes etme!” gibi birçok yüreklendirici sözün üzerimizdeki etkisi artar. Bu cümleleri bazen kendi kendinize kursanız da çoğu zaman çevrenizdeki insanlar ve yakınlarınız tarafından size destek olma amaçlı olarak söylenir. Ancak iç motivasyon diye bir durum var ki, hedeflerinize ulaşmak ve başarmak için bunu kendiniz sağlamalısınız.
Peki kendi iç motivasyonunuzu arttırmayı nasıl sağlayabilirsiniz? Bu konuda yararlı olabilecek 5 önemli alışkanlığı sizler için derledik.
İç Motivasyon Nedir? Neden Önemlidir?
Öncelikle iç motivasyonun ne olduğundan kısaca bahsedelim. Dış etkenlerden bağımsız olarak kişinin kendi için belirlediği amaçları yerine getirirken kendisini motive edebilmesi ‘iç motivasyon’ olarak tanımlanmaktadır. Bir de dış motivasyon vardır ki; kişi, çeşitli ödüllerle veya birtakım yönlendirici dış faktörlerle teşvik edilmesi sonucunda harekete geçer. Ancak iç motivasyona sahip kişiler, varmak istedikleri hedefi istekleri doğrultusunda belirler, bağımsız kararları sayesinde şekillendirir ve bunun için çaba sarf ederler.
Bu noktada iç motivasyonun önemi öne çıkıyor. Çünkü birey istediğinde ve kararlı olduğunda sonuca çok daha kolay ve hızlı bir şekilde ulaşabilir. Bu nedenle, yaptığınız her işte ve hayatınızın her alanında öncelikle kendinize inanmanız ve kendinizi harekete geçirebilecek gücü içinizde bulmanız gerekiyor. Peki başarılı olmak için neler yapmalıyız?
İçsel Motivasyonunuzu Güçlendirecek 5 Alışkanlık
Motivasyon; inanmak, kararlı olmak, başarabilmek için hareket etmek ve bunu istemek demektir. Yaşamınızda hayal ettiklerinize ulaşabilmeniz ve keşkelerin önüne geçebilmeniz adına bazı adımlar atabilmeniz gerekiyor. Ancak çoğu zaman aklımıza takılan ve gitmek bilmeyen olumsuz düşünceler, karamsarlık, gerçekçi olmayan ve ulaşılması zor hedeflerimiz ya da kendimize olan inancımızın zaman zaman azalması sonucunda iç motivasyonumuz da düşerek bizi başarısızlığa ve amaçlarımızdan uzağa itebiliyor. Bu düşüşü yükselişe geçirebilmenize yardımcı olacak bazı püf noktalarını unutmadığınız ve uygulayabildiğiniz müddetçe başarı çok da uzak değil!
- Sağlıklı beslenme ve uykuya önem verin.
‘Her şeyin başı sağlık!’ diye boşuna dememişler. Yediğinize, içtiğinize, dinlenmenize ne kadar özen gösterirseniz zihniniz o kadar berrak, vücudunuz da bir o kadar yoğun tempoya ve odaklanmaya hazır olacaktır. Sonuçta herhangi bir yerinizde bir ağrı, sıkıntı veya herhangi bir sağlık sorununuz varken ya da uykusuzluktan gözleriniz kapanırken önünüzdeki işe konsantre olabilmeniz pek mümkün olmaz. Bu durum, bazı anlarda işlerinizi ertelemenize bile yol açabilir. Bunun için sağlıklı besinler tüketmeyi ve dengeli beslenmeyi alışkanlık hâline getirmelisiniz. Enerjinizi yükselten ve bünyenizin ihtiyaç duyduğu besin değerlerini karşılayan yiyeceklerden faydalanabilirsiniz. Günlük almanız gereken uykuyu almaya özen göstererek vücudunuzu ve zihninizi dinlendirmeyi de unutmamalısınız. Bazı kişilere günde 6 saat uyku yeterken, bazıları ise en az 8 saatlik uykuya ihtiyaç duyabilirler. Gereksinimlerinizin farkında olarak vücudunuza iyi bakmayı öğrenmelisiniz.
- Hedeflerinize ve düşüncelerinize şekil verin.
Herkesin hayatta bir amacı ve hedefi bulunur. Kimileri mesleğinde en iyi seviyelere gelebilmeyi ve başarılı bir kariyere sahip olmayı, kimileri ise güzel bir evi ve arabasının olmasını isteyebilir. Biri katılacağı spor müsabakasında şampiyon olmayı düşlerken, bir diğeri gireceği sınavdan en iyi puanı elde edebilmeyi hayal eder. İleride kendinizi nerede ve nasıl görmeyi arzuluyorsanız, bu uğurda birtakım hedefler belirlersiniz. Fakat bunlar bazen gerçekleşmesi oldukça zorlu hedefler olabilmektedir. Durum böyle olunca çabalarınızın ve emeklerinizin boşa gittiği ve isteğinizin hiçbir zaman gerçekleşmeyeceği düşüncesine kapılmanız kaçınılmaz olur. Oysa ki, kendinize adım adım ilerleyebileceğiniz bir hedef planı belirlemek, sizi hem motive eder hem de aşama aşama amacınıza ulaşmanızı sağlar.
Öncelikle daha küçük ve yapılabilir hedefler belirlemeye çalışın. Başardıkça bir sonraki adıma geçin. Bunları yaparken de düşüncelerinizi kontrol altına alın ve aklınızdaki tüm negatiflikleri olumlu düşüncelerle yer değiştirin. Bunu yapmayı alışkanlık hâline getirmenin motivasyonunuzu güçlendirdiğini göreceksiniz.
- Olumsuzluklardan ders çıkarın.
İş hayatı, okul hayatı veya özel yaşantınızda birtakım sıkıntılar mutlaka karşınıza çıkar. Sizi yolunuzdan döndürebilecek potansiyele sahip engellerle yüz yüze geldiğinizde önünüze çıkan bu sorunlarla mücadele edebilmeli ve hemen karamsarlığa kapılmamalısınız. Çünkü içsel motivasyonu kuvvetlendirmenin en iyi yollarından biri de, yaşadığınız tüm olumsuzluklardan kendinize bir ders çıkarabilmektir. Vazgeçmeden ve pes etmeden yaşadığınız problemleri göğüslemeye gayret etmeye çalışın. Ümitsizliğe kapıldığınız an motivasyonunuz da hızla azalacaktır. Bunun için, yaşadığınız bu durumun her şeyin sonu demek olmadığını ve tekrar aynı şeyi yaşamanız durumunda artık daha hazırlıklı olabileceğinizi kendinize hatırlatın ve yolunuza devam edin.
- Kendinize inanın ve güvenin.
Öz güveninizin yüksek olması, motivasyonunuzu da doğrudan etkiler. Yapacağınız işlerle ilgili kendinize inanır ve güvenirseniz çok daha motive bir şekilde hareket edebilirsiniz. Örneğin, topluluk önünde konuşmaktan veya bir grup insanın karşısına çıkarak bir şeyler anlatmaktan çekiniyor olabilirsiniz ya da elinizdeki projeyi başarıyla tamamlayabileceğinize olan inancınız azalmış olabilir. Böyle anlarda yeteneklerinize güvenin ve becerilerinizin farkına varın. Yapabileceklerinize olan inancınız tam olursa, harekete geçebilmek için ihtiyaç duyduğunuz o ilk adımı atmak da çok daha kolay olacaktır. Yorulduğunuz, vazgeçmenin eşiğine geldiğiniz zamanlarda neler yapabileceğinizi tekrar hatırlayın.
- Öğrenmeye ve gelişime karşı açık olun.
Yaşamlarında önemli başarılara imza atmış olan insanlara sorulduğunda, başarının altında yatan sırrın inanmakla beraber sürekli yeni şeyler öğrenmekten ve kendilerini geliştirmekten geçtiğini söylerler. Hangi alanla ilgili olursanız olun, yaptığınız işte hedeflediğiniz yere varmayı amaç edindiyseniz, o işe ait her konuya hakim olmaya çalışmalı ve tüm gelişmeleri takip etmelisiniz. Sürekli yeni fikirlere ve bilgilere açık olun. Alanınızla veya kişisel gelişimle ilgili kitaplar okuyun. Yabancı dil öğrenin. Yabancı diliniz varsa onu geliştirin ve daha aktif kullanmak için uğraşın. Bol bol araştırın ve kişisel donanımınızı daha yüksek seviyelere taşımak için çabalayın. Donanımınız güçlendikçe hedefleriniz karşısındaki duruşunuz da o denli değişecek ve başarmaya çok daha yakın hissedeceksiniz.
Özellikle yabancı dil gereksiniminin çok yüksek olduğu bu günlerde, gerek konuşurken gerekse yabancı kaynakları okurken İngilizcenize güvenmek, öz güveninizi yükseltir ve motive edicidir. Yurt dışına çıkmanız gerektiğinde, yabancı insanlarla konuşmak zorunda kaldığınızda veya hedeflediğiniz herhangi bir işi başarmak için İngilizce ile aranızın iyi olması, tahmin ettiğinizden çok daha faydalı olacaktır. Cambly; İngilizcesini geliştirmek, eksiklerini tamamlamak ve konuşma pratiği yapmak isteyenlerin en büyük yardımcısıdır! Ana dili İngilizce olan eğitmen kadrosu ile arzu ettiğiniz gün ve saatte online görüşme sağlamak için randevu alıyor ve derslere katılıyorsunuz. Üstelik dersi kaçırmak ya da sınıf ortamında bulunmak gibi bir derdiniz de olmuyor. Ev konforunda yapabileceğiniz birebir video görüşmeleri ile eğitmeninizden dilediğiniz konuyla ilgili yardım alabilirsiniz.
Bu özel deneyimi yaşamak için ‘blog100’ kodunu kullanarak size özel 10 dakikalık ücretsiz dersimize katılabilir ve Cambly’i daha yakından tanıma fırsatı bulabilirsiniz.