fbpx

Present Perfect Tense (Yakın Geçmiş Zaman): İngilizce Türkçe Detaylı Konu Anlatımı

Bir cevap yazın

Comment as a guest.

16 − seven =

  1. Çok açık olmuş teşekkürler. Yalnız bir öneride bulunmak istedim belki eklersiniz yazıya. Ben since’i …dan beri, for’u …dır şeklinde öğrenmiştim çok daha kolay oluyor. since 2017: 2017’den beri, for 3 years: 3 yıldır gibi

  2. Gerçekten çok özenle hazırlanmış,çok işimize yarayacak bir yazı emeğinize sağlık 🙂

    1. Geri bildiriminiz için teşekkür ederiz. Beğendiğinizi duyduğumuza çok sevindik! 🙂

  3. çok güzel olmuş tebrikler zaman içerisinde meydana gelen değişikliklere kilo alıp vermeyi yada büyümeyi eklerseniz daha güzel olabilir.

  4. Çok güzel olmuş fakat hep düz cümle vermişsiniz biraz da soru cümlesi koymanızı tavsiye ediyorum

  5. Dilimizde bu tense’e yakın bir anlatım olmadığı için kavranması güç oluyor ancak mantıken bakıldığında konuyla ilgili işlevsel anlatıma yardımcı oluyor.

  6. Merhaba. “Present Perfect Tense’in cümle sonlarında “yesterday, 3 years ago, last year” gibi zaman zarflarını kesinlikle almadığıdır.” şeklinde bir açıklamada bulunmuşsunuz. Fakat bu durumu biraz daha detaylandırır mısınız? Çünkü present perfect tense ile kurulan cümlelerin sonunda zaman zarfı da gelebilir. Hatta sizin verdiğiniz örnekler arasında da buna uyan bir örnek var. “I have been mother for almost ten years.”

    1. Present Perfect Tense’de zaman önemli değildir. Zaman derken eylemin yapıldığı an kastedilmektedir. Zaman ifadesi olabilir. Açıklamalarda geçen ” I have been mother for almost ten years” cümlesinde eylemin zamanı belirtilmemiş. Sadece ne kadar zamandır anne olduğunu belirtiyor. Sizin aklınızı karıştıran “ten years” ifadesi sanırım. Onu da dikkat edersiniz “for” ile kullanmış. “Since ve for” başlığı altında açıklanmış durum zaten.

  7. asli ev odevini bitirmis asli ev odevini bitirmisti
    bu iki cumlede hangi tense leri kullanirsiniz? ve gramatik olarak turkce dilbilgisinide icine katarak cevaplayabilirmisiniz?

    1. aslında ıkı cumle arasında bır fark yok lakin cümleyı şöyle düzenlıyecek olursak aslı ödevini dün bitirdi ve asli ödevini bitirdi ilk cümlede aslının ödevini ne zaman bitirdiğine dikkat çekerken ikinci cümlede ödevini bitirdiğine dikkat çekiyor bunların ingilizceside Aslı finished her homework yesterday ve Aslı has finished her homework. şeklindedir ama sana tavsıyem bu ıkı ayrım sokak dilinde çok önemli degildir bu yuzden sadece aklına oturcak kadar çalıssan yeter.

  8. Türkçede bir karşılığı var. Sanıyorum ki, “have” sözcüğünün “sahiplik” anlamına geldiği düşünülürse, “I have been to Turkey before” cümlesi “Daha önce Türkiye’de bulundum”dan ziyade “Daha önce Türkiye’de bulunmuşluğa sahibim” olarak çevrilir. Örneğin “I have a car” dediğim zaman, cümledeki nesne “a car” iken, “I have watched TV show” dediğimde de nesne aslında “watched TV show”, yani “TV show’un izlenilmişliği”. Cümle de haliyle şöyle oluyor: Ben bu TV show’un izlenilmişliğine sahibim. Bu izlenilmişliğe geçmişte sahip oldum ve bu sahipliğim halen devam ediyor ve sonsuza kadar var olacak çünkü “present” bir tense’ten bahsediyoruz. Fakat ben burada bu tense’in mantığından bahsediyorum. Yoksa şimdiki kurallara göre nesne sadece “TV show”. Mantığa geri dönecek olursak her iki örnekte de özne, “bulunmak” ya da “izlemek” eylemini değil “bulunmuş olmaya sahip olmak” ya da “izlemiş olmaya sahip olmak” eylemini gerçekleştiriyor. Bu tense bu yüzden “geçen sene, 2 sene önce, dün” gibi spesifik bir zamana sahip değil. Başka bir örnek vereyim: My arm has broken. Burada özne, “my arm” peki fiil ne? Fiil, “kırılmak” değil, “kırılmış olmaya sahip olmak”tır. Kolum kırılmadı, kolum kırılmış olmaya sahip; kolumda kırılmışlık mevcut (present). İşte Türkçede hiçbir zaman böyle cümle kurmadığımız için anlaşılması güç oluyor. Fakat öğreticiler de bu iki farkı belirtmeden, sadece kullanım yerlerini anlatarak, asıl fark bu kullanım yerindeymiş gibi, “I watched TV show” ile “I have watched TV show” cümlesinin ikisini de “TV programını izledim” olarak çevirince insanlar metin üzerinde görünce anlıyor fakat konuşurken zorlanıyorlar. Keşke tense’i önce Türkçeye çevirip sonra başka tense’le ayırt etmek yerine öğrenilen dili kendi dinamikleri içerisinde açıklamaya çalışsak. Naçizane tavsiyemdir 🙂

    1. Merhaba Yusuf! Detaylı açıklamanız ve öneriniz için çok teşekkür ederiz. Açıklamanızın pek çok okuyucumuz için oldukça yararlı olacağına eminiz, elinize sağlık! 🙂

    2. Bu tensi yıllardır karıştırıyordum. Sayenizde farklı bir açıdan en azından türk insanının anlayacağı bir mantıkla anlatıldı… Çok teşekkürler. 🙌 Yusuf.

  9. Kaç zamandır Cambly blogundan faydalanıyorum, artık tutamadım bir teşekkür yorumu atayım dedim. Ellerinize sağlık, kurs ve kitaptan sonra tekrar için mükemmel geliyorsunuz. 🖖

    1. Merhaba Yusuf! Zaman ayırıp bu güzel yorumu yaptığınız için teşekkür ederiz, çok mutlu olduk. 🙂

  10. Yakın geçmiş zamanda model fiiller kullanılırsa model fili 3.hali ile yazıyoruz ama ikinci fiil 1.hali ile mi yazılıyor yoksa 3.hali ile yazmaya devam mı etmeliyiz ?

  11. Thanks.It’s so good.I want to read it again again again because ı don’t know perfect tense very well.
    Teşekkürler.Bu çok güzeldi.Ben bunu tekrar tekrar tekrar okumak istiyorum çünkü perfect tenseyi iyi bilmiyorum.

  12. Konuyu hic bilmiodum proje odevim icin lazimdi bu sayfayi kullanacagim. Cok guzel olmus gercekten 👍

  13. We haven’t tried French food before.
    We didn’t try French food before

    Bu iki cümle arasındaki fark nedir?İkiside daha önce denenmemiş anlamını vermiyor mu?

  14. Merhaba
    Yılladır bu özenle hazırlanmış blogdan yararlanıyorum ama hiç teşekkür etmedim emeğinize. Ayrıca son teşekkür 2021 de yapılmış güncellemiş olayım dedim. 🙂 Teşekkürler

  15. Gerçekten çok güzel olmuş. Bir kaç saat sonra ingilizce sınavım var ve gerçekten ilk kez kafama ingilizce girdiğini hissettim. Teşekkürler.

  16. Merhabalar benim aklıma takılan bir konu vardı da; biz ‘Do’ ve Does yardımcı fiilinin yapmak fiili ile alakası olmadığını öğrendik ve onun sadece olumsuz ve soru cümlelerinde kullanıldığı öğrenmiştik, burada ise Have ve Has için ‘sahip olmak gibi veya var’ gibi bir anlam ifade etmiyor diye tahmin ediyorum sadece yardımcı fiil olarak, İngilizce düşünmeye çalışıyorum, ama Have ve Has’in sadece olumsuz ve soru cümlesinde kullanılmadığını da görüyorum, olumluda da kullanılıyor, ikisi farklı bir konu ama yine bana bu konuda bir şeyler söyleyip yardımcı olur musunuz?

  17. Merhabalar benim aklıma takılan bir konu vardı da; biz ‘Do’ ve Does yardımcı fiilinin yapmak fiili ile alakası olmadığını öğrendik ve onun sadece olumsuz ve soru cümlelerinde kullanıldığı öğrenmiştik, burada ise Have ve Has için ‘sahip olmak gibi veya var’ gibi bir anlam ifade etmiyor diye tahmin ediyorum sadece yardımcı fiil olarak, İngilizce düşünmeye çalışıyorum, ama Have ve Has’in sadece olumsuz ve soru cümlesinde kullanılmadığını da görüyorum, olumluda da kullanılıyor, ikisi farklı bir konu yine de bana bu konuda bir şeyler söyleyip yardımcı olur musunuz?

  18. Mükemmel kısa ve her şeyi içeriyor çok beğendim zaten cambly de kullanıyorum ve çok geliştiğimi şimdiden hissediyorum 8 ders yaptık şimdiye kadar ben herkese öneririm

Sliding Sidebar