Would: İngilizce Türkçe Detaylı Konu Anlatımı + Örnek Cümleler
‘Would’, İngilizcedeki “modal verbs” grubunun üyelerinden biridir. Basitçe tanımlayacak olursak, gelecek zaman anlamı vermek için “future tense”lerde kullanılan “will”in geçmiş zamandaki halidir diyebiliriz. Tanımı böyle net ve kısa olmasına rağmen mevzu kullanım şekillerine geldiğinde işler biraz karmaşıklaşabilir. Birden fazla ve birbirine pek de benzemeyen kullanım şekilleri bulunur “would” yardımcı fiilinin. Karşınıza çıkabilecek tüm farklı kullanım şekillerini hem Türkçe hem İngilizce cümleler içinde örnekler vererek anlattık. Umarız bu yazıdan sonra kafanızda “would” yardımcı fiilinin tam olarak ne olduğu ve nerelerde kullanıldığıyla ilgili herhangi bir soru işareti kalmayacak.
Farklı kullanım şekillerini anlatmaya başlamadan önce temel olarak olumlu cümlelerde, olumsuz cümlelerde ve soru cümlelerinde nasıl bir yapıya sahip olduğunu gösterelim:
Olumlu cümle yapısı
subject
(özne) |
+ | auxiliary verb
(yardımcı fiil) |
+ | main verb
(fiil) |
I | + | would | + | go |
Olumsuz cümle yapısı
subject
(özne) |
+ | auxiliary verb
(yardımcı fiil) |
+ | not
(olumsuzluk eki) |
+ | main verb
(fiil) |
I | + | would | + | not | + | go |
NOT: Olumsuzluk eki “not”, “would” ile birlikte yazılırken “wouldn’t” şeklinde kısaltılabilir.
Soru cümlesi yapısı
auxiliary verb
(yardımcı fiil) |
+ | subject
(özne) |
+ | main verb
(fiil) |
would | + | I | + | go |
NOT: Tüm cümle çeşitlerinde “main verb”, zamana yani “tense”e göre değişecektir.
Örneğin, “I would go.” yerine “I would have gone.” gibi cümleler görebilirsiniz.
İngilizce zamanlarla ilgili eksiklerinizi en hızlı ve etkili bir şekilde kapatmak içi İngilizce zamanlar konulu blog yazımızı buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.
Farklı Kullanım Şekilleriyle “WOULD”
1. Geçmiş zamanda temel kullanımı:
Even as a little girl, she knew that she would succeed in her music career. (Küçük bir kızken bile müzik kariyerinde başarılı olacağını biliyordu.)
Bu örnekte “would”, başlangıçta tanımladığımız şekilde yani “will”in geçmiş zaman hali olarak kullanıldı.
2. Dolaylı anlatımda kullanımı:
Bir arkadaşınız “I will clean my car.” demiş size. Siz de onun kurduğu bu cümleyi bir başkasına aktarıyorsunuz ve dolaylı anlatım yapıyorsunuz:
She said that she would clean her car. (Arabasını temizleyeceğini söyledi.)
Şimdi de büyükbabanız size “I will cook some pasta.” demiş. Siz de bunu bir başkasına dolaylı anlatım yaparak aktarıyorsunuz:
Grandpa said that he would cook pasta for dinner. (Büyükbabam akşam yemeği için makarna yapacağını söyledi.)
Bu iki örnekte de yine “will”in geçmiş zaman hali olarak kullanıldı “would”.
3. Geçmiş zamanda reddedilen tekliflerden bahsederken kullanılır:
Jack offered Daniel a position at the company, but Daniel would not accept. (Jack, Daniel’a şirkette bir iş teklif etti ama Daniel kabul etmedi.)
4. Geçmiş alışkanlıklardan bahsetmek için kullanılır:
I would play chess when I was a child. (Çocukken satranç oynardım.)
She would draw extraordinary portraits in her youth. (Gençliğinde olağanüstü portreler yapardı.)
Bu kullanım şekli “used to” ile aynı anlamı verir ancak “would” yalnızca eylem bildiren fiillerle (action verbs) kullanılır. “Used to” ise hem eylem bildiren fiillerle hem de “be, have, know, feel, understand” gibi durum bildiren fiillerle (stative verbs) kullanılır.
5. Geçmişte sahip olunan gelecek zaman düşünceleri için kullanılır:
Bu kullanım şeklinde, geçmişte bahsedilen durum o anda bilinmemektedir.
Melanie left 2 minutes late and she was unaware that the delay would save her life. (Melanie 2 dakika geç çıktı ve bu gecikmenin hayatını kurtaracağının farkında değildi.)
NOT: “Would” yardımcı fiilinin telaffuzunda l harfi okunmaz. Oradaki l harfine “silent l” denir. Cambridge English Dictionary’e göre fonetik yazılışı /wʊd/ şeklindedir. Ayrıca, w harfi Türkçedeki v’den farklı telaffuz edilir. V harfi için dudaklar birbirine değerken, w harfi için dudaklar “o” şeklini alır. Doğru telaffuzu, ana dili İngilizce olan bir uzmandan öğrenmek için Cambly’deki eğitmenlerden yardım alabilirsiniz.
6. Koşul cümlelerinde kullanılır:
Bu kullanım “if clause”ların ikinci tip ve üçüncü tip (if clause type 2 and type 3) denilen çeşitlerinde karşımıza çıkar.
“Type 2” gerçek olmayan bir durumu, hayali bir koşulun sonucunu ifade etmek için kullanılır:
If I had enough money, I would lend you some. (Eğer yeterince param olsaydı sana borç verirdim.)
If I were a rich man, I wouldn’t have to work hard. (Eğer zengin bir adam olsaydım çok çalışmak zorunda kalmazdım.)
If I didn’t have to go to work tomorrow, I would come to the party. (Eğer yarın işe gitmem gerekmeseydi partiye gelirdim.)
Her iki örnekte de geçmiş zaman yapısı olmasına rağmen bahsedilen zaman şimdiki (birinci örnek) ve gelecek (ikinci örnek) zamanlardır.
“Type 3” geçmişte yaşanmış bir olayın, durumun tam tersi koşulunu ifade etmek için kullanılır:
If Çağla had studied hard enough, she would have passed the test. )Çağla eğer yeterince sıkı çalışsaydı sınavı geçebilirdi.)
Would you have done anything differently? (Herhangi bir şeyi farklı yapar mıydın? )
If they had invited me to the concert, I would definitely have gone. (Eğer beni konsere çağırsalardı kesinlikle giderdim.)
7. Tavsiye için kullanılır:
I wouldn’t eat that slice if I were you. (Yerinde olsaydım o dilimi yemezdim.)
If I were you, I would refuse that offer. (Yerinde olsaydım o teklifi reddederdim.)
BONUS: Beyonce’nin “If I were a boy” şarkısını dinleyerek pratik yapabilirsiniz. Bu videoda sözleri de bulunuyor.
8. İstekler için kullanılır:
I would love to live in Berlin with you! (Seninle Berlin’de yaşamayı çok isterim!)
I would like to visit the library this Thursday. (Bu perşembe kütüphaneye gitmek isterim.)
William: Would you like some coffee or tea? (Kahve veya çay ister misin?)
Samuel: Yes, I would like a cup of tea with milk. (Evet, bir fincan sütlü çay alırım. )
NOT: “Would”un kısaltması “ ‘d “ şeklinde yazılır. “I would like” ile “I’d like” aynı anlama gelir.
9. Kibarca bir şey rica etmek için kullanılır:
Would you open the door, please? (Kapıyı açar mısın lütfen? )
Would you come with me to the picnic? (Benimle pikniğe gelir misin?)
10. Bir arzuyu ifade etmek için kullanılır:
I wish she would stay one more day. (Keşke bir gün daha kalabilse.)
I wish that you wouldn’t drink coke so much! (Keşke bu kadar çok kola içmesen!)
Söz konusu İngilizce olduğunda, karşınıza “would” gibi birden fazla kullanımı olan sözcüklerin çıkması kaçınılmazdır. Eğer gerçekten iyi İngilizce öğrenmek ve akıcı İngilizce konuşmak istiyorsanız mutlaka Cambly’nin ana dili İngilizce olan eğitmenlerinden ders almalısınız. İngilizcenin en ince detaylarını ve sözcüklerin en farklı kullanım şekillerini derinlemesine öğrenebileceğiniz en iyi kaynak, ana dili İngilizce olan uzmanlardır. Üstelik Cambly’deki eğitmenlerin profillerini titizlikle inceleyebilir ve sizinle aynı ilgi alanlarına sahip olan, konuşmak istediğiniz kişiyi seçebilirsiniz. Hemen deneyin!